New York Times'da 10.03.2009 tarihinde yayınlanan bu haberde, tarama (screening - herhangi bir belirti olmadan kişinin belirli bir hastalığı olup olmadığını anlamak için kullanılan yöntem) yöntemiyle yumurtalık kanserine erken teşhis konma olasılığının arttığından bahsediliyor. Ancak habere konu olan çalışma halen devam ediyor ve çıkan ön sonuçlar henüz kesin değil.
Saldırgan yumurtalık kanseri vakalarının sadece dörtte birine, daha tedavi edilebilecek durumdayken erken teşhis konabiliyor. Ancak büyük ve hala sürmekte olan bir çalışma, menepoz öncesi dönemdeki kadınların transvajinal ultrason taraması veya bir kan testi sonrası taramasından geçmeleri durumunda, kansere erken evrelerde teşhis konmasının daha olası (hastaların neredeyse yarısına, kanser pelivisin ötesine yayılmadan teşhis kondu) olduğunu işaret ediyor.
Her ne kadar sonuçlar geniş kapsamlı bir taramanın mantıklı olduğunu gösterse de, araştırmacılar sağlanan faydanın kesin olmadığı konusunda uyarıyorlar. Bu çalışmaya katılan kadınların çoğu, tarama testlerinde gereksiz cerrahi operasyonlara ve komplikasyonlara sebep olaran false positive (bir grup veriyi doğrulamak ve hatalı olanları ayıklamakla yükümlü bir uygulamanın, bir hatayı tespit edemeyip, hatalı verinin hatasız olanlarla birlikte geçişine izin vermesi) sonuçlar aldı, özellikle de sadece ultrason taraması olan kadınlar. Araştırmacılar ayrıca halen taramanın, yumurtalık kanserin ölümlerini azalttığına dair kesin bir kanıt bulunmadığını belirtiyorlar.
100.000 ingiliz kadın üzerinde yapılan tarama testinin ön sonuçları The Lancet Oncology dergisinde yayınlandı. Yapılan çalışmada CA125 tümör işaretleyicisi için tartışmalı bir kan testinin sonuçlarını yorumlayan karmaşık bir araştırma algoritması kullanıldı. Çalışmanın 2014 yılına kadar sürmesi bekleniyor.
University College London Kadın Sağlığı Bölümü ve bu çalışmanın yöneticisi Dr. Ian Jacobs şöyle diyor : "Bu çalışmayla daha belirti ortaya çıkmadan yumurtalık kanseri olan kadınların çok önemli bir bölümüne erken teşhis koymayı başardık, üstelik bu kadınların kayda değer bir kısmındaki kanserin bizim beklediğimizden de erken bir evrede olduğunu gördük."
Ancak Dr. Jacobs bu taramaları yaptırmak isteyen kadınların bu testlerin yarardan çok zarar getirme olasılığının da olduğunu bilmeleri konusunda uyarıyor ve ekliyor : "Bunun hayat kurtaracağını düşünmek için sebebimiz var. Ancak buradaki soru şu, gerçekten vereceği zararı dengeleyecek kadar fazla hayat kurtaracak mı ?"
Bu klinik çalışma, 2001 ve 2005 yıllarında arasında katılan 50 ila 74 yaşları arasındaki 202.638 kadını kapsıyor. Katılanların yarısı yumurtalık kanseri için tarama olmayan bir gruba rastgele seçildi. Diğer yarısı ise yine rastgele bir şekilde yılda bir kez transvajinal ultrason taraması ya da bir sonraki adımı ultrason taraması olan CA125 tümör işaretleyici kan testleri için seçildi.
İlk taramada 58 saldırgan kanser vakası teşhis edildi ve bunların 28 tanesi (yüzde 48) erken evrelerdeydi. Her iki tarama yöntemi arasında çok önemli bir fark yoktu. Yine de ultrason taraması gören kadınlardaki gereksiz cerrahi operasyon oranı oldukça yüksekti.
Amerikan Kanser Derneği kanser taraması direktörü Robert Smith böyle büyük klinik araştırmalarda ön sonuçların dikkatle yorumlanması gerektiğini söylüyor ve ekliyor : "Şu anda bu tarama testlerinin kadınlar üzerinde nasıl bir risk yarattığı konusunda neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz."
Çalışma grupları sadece bir tane kan testi sonucunun ilerde yapılacak bir müdahele için yeterli olmadığı konusunda da uyarılıyor.
Erken evlerde genellikle belirti göstermeyen yumurtalık kanserine Birleşik Devletler'de her yıl 21.650 kadın yakalanıyor, ve 15.520 kadın bu hastalık nedeniyle hayatını kaybediyor.
Bu yazı KanseriTedaviEt.com'da yayınlanmıştır - Tarama İle Yumurtalık Kanserine Erken Teşhis Konabilir
Tarama İle Yumurtalık Kanserine Erken Teşhis Konabilir
KanseriTedaviEt.com | Cuma, Mart 13, 2009 | 4 yorum » | Yazı boyutu :Etiketler : CA125, CA125 Tumor Isaretleyicisi, Haber, Screening, Tarama, Transvajinal Ultrason, Ultrason, Yumurtalik Kanseri
Bu ay en çok okunanlar
-
Aşağıda derlemiş olduğum orjinali 19.02.2009 tarihli yazıyı WebMD sitesinden aldım. Yazar R. Morgan Griffin, kanser ve kemoterapi konusunda...
-
Prostat tüm erkeklerde bulunan küçük bir kestane ya da ceviz boyutundaki bir organ. Görevi spermleri taşıyan meninin penisten dışarı çıkması...
-
MedicineNet'in haberine göre yeni bir hedefli kanser ilacının, Herceptin gibi yedi tane ilaç başarısız olduktan sonra metastatik meme k...
-
Sigara tüketiminin neden olduğu akciğer kanseri tüm dünyada bir numaralı ölüm nedenlerinden biri. Akciğer kanserine yakalananların büyük ölü...
-
Maddeyi atomik ve moleküler seviyede kontrol eden nanoteknoloji ile kanserin erken teşhisi ve kişiye özel tedavisi için yürütülen çalışmalar...
-
Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk sağlığı sorunu...
-
En hızlı yayılan beyin kanseri türlerinden glioblastomaya yakalanan hastalara, teşhis konduktan sonra ortalama 15 ay ömür biçiliyor. Duke Ün...
-
Tanı koyma süresinin hayati önem taşıdığı ağır travma geçirmiş olgularda, kısa sürede elde edilen tüm vücut görüntüleri (kemik yapılar, iç o...
-
Davut Topcan, genç yaşta kansere yakalanmış hastalardan biri. Tedavisi halen devam ediyor. Hastalığı yakalandıktan sonra alternatif kanser t...
-
Bilim adamları, plastiğin içinde bulunan kimyasalların insanlara nasıl zarar verdiğini belirlediler. Nature Reviews Endocrinology isimli der...
Hayırlı olsun siteniz.Sanırım yazılarınız fazlasıyla benim dikkatimi çekicektir :) Transvajinal usg nin, kanserde teşhis için kullanıldığıyla ilgili ilk kez bu kadar detaylı yazı okudum.Genellille taransvajinal usg diyince akla gebeliğin ilk trimestiri gelir. İntrauterin gestasyonel kesenin varlığı,adneksel yapıların değerlendirilmesi vs.. :) demekki her derde devaymış bu usg :)
Tesekkurler, umarim bilgiler isinize yarar.
2005 senesinde karın ağrısıyla acile kaldırıldım.Kistin patlama boyutunda acil ameliyat deyip hastaneye sevk ettiler.Kansersin yumurtalığını alacağız deyiverdiler basitçe.Yapılan CA-125 ''4956'' çıkmıştı ki bu değer risk olarak görüldü.Ameliyat yapmaktan korktular.Oysaki benim CA-125 değerim hep sorunluydu ve kimse böyle bi riskten söz etmemişti.Ameliyat oldum ve kanser değildim sadece kistim alındı.Doktorun başarısı aslında ama her yüksek CA-125 değeri kanser belirtisi de olmuyormuş...
Ultarasonda bence sağlıklı yaklaşım olmuyor her zaman...
İki ihtimal var ameliyat olup kanserliyse kist şansın varmış.Olaki yoksa şansına küs :))))))))
Sitenizi ve verdiğiniz bilgileri çok beğendim.Ben de eski bir kanser hastası olarak, tüm çalışmalarınızı gönülden destekliyorum.Başarılar.