Tamamlayıcı Tedaviler ve Kanser

KanseriTedaviEt.com | Pazartesi, Mayıs 04, 2009 | 0 yorum » | Yazı boyutu : Yazı boyutunu büyüt Yazı boyutunu küçült

TavsiyelerDaha önce "Tamamlayıcı Kanser Tedavileri Karşılaştırması" başlıklı yazımızda; mevcut kanser tedavilerine yardımcı olarak kullanılan masaj, yoga, akupunktur gibi tamamlayıcı yöntemlerin bir karşılaştırmasını vermiştik. WebMD uzmanları bu sefer bu tekniklerin hakkında uzman tıp doktorlarının fikirlerini almış. Tamamlayıcı tedavilerin kanser hastalarına iyi geldiğini artık neredeyse tüm uzmanlar kabul ediyor.

Birkaç yıl önce onkolojistinizden sizi bir masöze yönlerdirmesini isteseydiniz, şaka yaptığınızı düşünürdü. Ancak durum değişti. Şimdilerde, onkolojistiniz akupunktur, şifalı bitkiler ve diğer tedavilerle beraber masajı size kendisi önerebilir.

MasajBu yeni bir trendin işareti: Bütünleyici tıp, standart tıbbi tedavilerle tamamlayıcıları birleştirerek, popüler olmaya başlıyor. Bazı hastaneler, - çoğunlukla hasta talebi sebebiyle - kendi bütünleyici tıp merkezlerini bile açıyor.

New York’ta Memorial Sloan-Kettering Kanser Merkezi’nde Bütünleyici Tıp Departmanı'nda idareci olan Simone Zappa, hastaların bunu sevdiğini söylüyor: “Seviyorlar, çünkü işe yarıyor.”

Tamamlayıcı tedaviler, kanserli hastalara yardımcı oluyor. Masaj, akupunktur ve hipnoz; radyasyon, kemoterapi ve cerrahi müdahalelerle beraber kullanılıyor. Bu tamamlayıcı tedaviler, kanseri tek başına tedavi etme amacı taşımıyor. Ancak yan etkileri azaltıp yaşam kalitesini yükseltiyor. Tedavi için ihtiyaç duyduğunuz ilaç miktarını bile düşürebiliyor.

Daha da iyisi, bu tedavilerin bazılarının işe yaradığı bilimsel çalışmalarla gösterildi. Kanıt-tabanlı Batı tıbbı ve geleneksel tedaviler arasındaki boşluk eskisi kadar geniş değil. Bundan birçok kanserli hasta faydalanıyor.

Tamamlayıcı Tıbbı Anlamak

AkupunkturTamamlayıcı tıp, Batı tıbbında genel olarak kullanılmayan birçok tedavi içerir. Bunlar beslenme değişikliklerinden, biofeedback ve yogaya kadar uzanır.

Uzmanlar, tamamlayıcı ya da bütünleyici tıbbın “alternatif tıp” ile aynı şey olmadığını vurguluyor. Kanser için tamamlayıcı tıp bir tamamlayıcıdır; yani radyoterapi, kemoterapi ve cerrahi müdahaleler gibi geleneksel tedavilerin yerine geçmez. Bu önemli bir ayrımdır, çünkü yalnızca klasik tedavi yöntemlerinin kansere karşı direk olarak etkili olduğu görülmüştür.

Tamamlayıcı tıbbı kanserli hastalar birçok sebepten deniyorlar. Zappa; Sloan-Kettering’de sık sık acıdan, bulantıdan, depresyondan, anksiyeteden ve halsizlikten şikayetçi hastalar gördüğünü söylüyor ve şöyle diyor :“Bazıları bu yaklaşıma başlarda temkinli duruyor. Ancak çoğunluk denedikten sonra ikna oluyor. Bütünleyici yaklaşımın en iyi yanı hastaya bir kontrol hissi vermesi.”

Tamamlayıcı Tıbbın Yeni Müridleri

Katı şüpheciler için, “geleneksel tedavi teknikleri” ve “alternatif tıp” gibi terimler sihirli kristaller ve tütsü kokusu akla getirir. Ancak aslında tamamlayıcı tıbbı araştıran – ve hatta bazen kullanan – insanların laboratuar önlükleri giymesi olasıdır.

Duke Üniversitesi Bütünleyici Onkoloji Programı direktör yardımcısı Heather S. Shaw, “Bu işi yapan insanlar kafadan çatlak değil” diyor. “Ben bir onkolojistim ve zamanımın büyük bir bölümünü laboratuarda araştırma yaparak geçiriyorum.”

YogaGerçekten de, tamamlayıcı tıp bölümleri olan hastaneler araştırmalarda başı çekiyor. Uzmanlar ilaç ya da cerrahi operasyon testlerinde gösterdikleri titizliği, tamamlayıcı tedavilerin değerlendirmesinde de gösteriyor. Bir tedavinin binlerce yıldır kullanılması tek başına onun işe yaradığını varsaymak için yeterli değil. Doktorlar kanıt istiyor.

Tamamlayıcı tıbbın yararlarını gördükten sonra, birçok şüpheci onkolojist ikna olmuş durumda.

Shaw “Meslektaşlarım delirdiğimi düşünürlerdi” diyor. “‘Şifalı bitki ve ot’ yazdığım için benimle dalga geçerlerdi”. Ancak şimdi iş arkadaşı olan doktorlar hastalarına yardımcı olabilecek yeni yöntemler hakkında onun görüşüne başvuruyor.

Bütünleyici yaklaşım kanıtlandı mı?

Tabii ki önemli bir soru var: Tamamlayıcı tıbbın gerçekten işe yaradığını biliyor muyuz?

Cevap: Tedaviye bağlı olarak değişiyor. Akupunktur ve masajın – ki uzun zamandır modası geçmiş olarak düşünülürdü – işe yaradığı görülüyor. Birçok çalışma gösteriyor ki, akupunktur kemoterapi bulantılarını azaltıyor. Diğer çalışmalar da, akupunktur ve masajın kanser ya da tedavisinden kaynaklanan acıyı azalttığını gösteriyor.

Shaw birçok onkolojistin artık akupunktur ya da masajı “alternatif tıp” olarak görmediğini söylüyor: “Bu tedaviler o kadar iyi yerleşmiş ki artık standart oldular.”

Diğer tamamlayıcı teknikler bu kadar detaylı araştırılmıyor. O yüzden bir tedavinin işe yaradığı kanıtlanmadığında, esas soru o tedavinin potansiyel faydalarının risklerinin üzerine çıkıp çıkmadığı. Eğer riskliyse, kullanılmıyor. Ancak riskler çok çok düşük ise, doktorlar bunlara daha açık olabiliyorlar.

Dana-Farber Kanser Enstitüsü’ndeki Bütünleyici Tedaviler Merkezi’nin tıbbi direktörü David S. Rosental “Eğer bir tedavi güvenliyse ancak işe yaradığı kanıtlanmadıysa, hasta ilgileniyorsa niye denenmesin?” diyor.

Bitkisel ve botanik ek ilaçlar devreye sözkonusu olunca işler daha da karmaşık hale geliyor. Yaygın popülerliğine rağmen, çok azının güvenli ya da kansere karşı etkili olduğu tespit edildi. Öte yandan, bazılarının da hem etkisiz hem de güvenli olmadığı ortaya çıktı. Bunların bir örneği, bazı meyvelerin çekirdeklerinde bulunan bir maddeyi içeren laetrile. Bu aktif madde siyanüre benziyor ve siyanür zehirlenmesi belirtilerine sebep oluyor. St. John’s wort ve yüksek dozda C vitamini gibi bazı yaygın ilaçlar kemoterapi ve radyoterapiyi olumsuz etkileyebiliyor.

Zappa “Botanik ve bitkisel ilaçlara çok dikkat etmelisiniz” diyor. “Bunlar gerçek ilaçlar ve biz hakkında çok fazla şey bilmiyoruz.” Zappa gelecekteki araştırmaların yararlı olacağı kanısında. Ancak şimdilik o ve diğer uzmanlar tedbirli olunmasını öneriyor. Riskler göz önüne alındığında, doktorunuz kullandığınız bütün bitkiler, botanikler ve ek ilaçlar hakkında bilgi sahibi olmalı.

Tamamlayıcı Tıp Pratisyeni Bulmak

Birçok kişi “tamamlayıcı tedavi” sağlayabileceğini söyleyebilir. Ancak bunların güvenilir olduğunu nasıl bilebilirsiniz? Emin olmak zor.

Eğer tamamlayıcı ya da bütünleyici tıp merkezi olan bir öğretim hastanesinin yanında yaşıyorsanız şanslısınız. Birçoğu hemen hastane içerisinde tamamlayıcı hizmetler sağlayabilir. Eğer böyle bir merkeze yakın değilseniz doktorunuza danışın. Size yakın oturan ve tamamlayıcı tıp yöntemleri uygulayan birilerini biliyor olabilir.

Ayrıca bir tür ehliyet belgesi olmasına da dikkat etmelisiniz.

İyi tamamlayıcı tedavi sağlayanları değerlendirmek için Shaw’un iki temel kuralı var. Birincisi, kanseri tedavi edebileceklerine dair iddialarda bulunmamaları. İkincisi de, sizi klasik tedaviyi bırakmanıza ikna etmeye çalışmamaları. Eğer bir pratisyen bunlardan birini yapıyorsa, başka birini bulmalısınız.

Madalyonun bir de öteki yüzü var. Eğer tamamlayıcı tedavilerle ilgileniyorsanız, onkolojistinizin bunlara açık olması önemli. Her doktor açık değildir. Shaw, bazı doktorların net bir şekilde hastalarından her türlü tamamlayıcı tedavi yöntemlerinden vazgeçmelerini istediğini, çünkü yeteri kadar bilgi sahibi olmadıklarını söylüyor.

Shaw “Eğer tamamlayıcı tedavi istiyorsanız ve onkolojistiniz bunlara tamamen karşıysa, başka birisini bulmak isteyebilirsiniz” diyor. “Dışarda size yardımcı olabilecek birçok açık fikirli onkolojist var.”

Ancak Zappa bütünleyici tıbba muhalefetin git azalacağını tahmin ediyor.

Zappa “Tıp alanında çalışan insanlar bilim insanlarıdır ve bilim insanları tedavilerin işe yaradığına dair kanıt isterler” diyor. “Ancak nihayet iyi araştırmalar yapılmaya başlandı. Araştırma sonuçları olduktan sonra, kimse bunları göz ardı edemez. Bu tedaviler gerçekten insanların daha iyi hissetmelerine yardımcı oluyor.”

Bu yazı KanseriTedaviEt.com'da yayınlanmıştır - Tamamlayıcı Tedaviler ve Kanser

Blog Widget by LinkWithin

0 yorum

Yorum Gönder

Bu ay en çok okunanlar